"Cennete
giren hiç bir kimse, dünya üzerindeki her şey kendisine verilse bile,
dünyaya dönmek istemez. Ancak şehid müstesnadır. O, göreceği ikramdan
dolayı tekrar dünyaya dönüp on defa daha öldürülmeyi (şehid olmayı)
temenni eder"
(Buhârî, Cihâd 6; Müslim, İmâre,108,109; Neseî, Cihâd 33).
Tüm şehitlerimize Allah'tan Rahmet, Yakınlarına Sabr-ı Cemil duası ile...
Şehitlik MertebesiŞehidlik, İslâm'da en büyük mertebedir. Şehidlerin Allah katında kadir ve kıymetleri pek yücedir. Âhirette en büyük rütbenin Peygamberlikten sonra şehidlik olduğu belirtilmiştir.
Bunun içindir ki, şehidlerin üzerlerinde bulunan kul hakkından başka
bütün günah ve kusurları Allah tarafından afvedilmektedir. Âyet-i
Kerîme'de şehidlerle ilgili şöyle buyurulur: "Sakın Allah yolunda
öldürülenleri ölüler sanma! Doğrusu onlar Rableri katında diridirler ve
Cennet meyvelerinden rızıklandırılırlar. Onlar Allah'ın kendilerine
verdiği ihsandan (şehidlik rütbesinden) dolayı neş'eli haldedirler."
(Âl-i İmrân, 169-170). "Allah
yolunda öldürülmüş olanlar için ölüler demeyiniz. Belki onlar
diridirler. Fakat siz anlamazsınız." (el-Bakare, 154). Hadîs-i
şerîflerde ise şöyle buyurulur: "Cennete giren hiçbir
kimse, dünyadaki her şey'in kendisinin olması karşılığında dünyaya
dönmek istemez. Yalnız şehid olan, kavuştuğu şehidlik rütbe ve
nimetlerinden dolayı dünyaya dönüp 10 kere daha öldürülmeyi temenni
eder..."
Böyle büyük ve ulvî makam ve yüce rütbeye her
müslüman kavuşmayı cân ü gönülden arzu eder, bütün varlığıyla Allah'tan
temenni ve niyazda bulunur. Hadîs-i şerîf'te şöyle buyurulur: "Şehâdete
nailiyeti Allah Teâlâ'dan sıdk ile isteyen kimseyi, Allah şehidler
mertebesine ulaştırır. Velev ki döşeğinde vefat etsin." Allah'ın
rahmetinin genişliği ne kadar büyük...
Şehitlerin Şefaat Hakkı vardır.."Şehid, ehl-i beytinden (aile ve akrabasından) 70 kişiye şefaat eder, şefaati kabûl edilir." (Ebû Dâvud, Tirmizî).
"Kıyâmet gününde 3 sınıf şefaat edecek: Peygamberler, sonra âlimler, sonra şehidler..."
Şehitler öldüklerini bilmemektedirler.Şehitler
kabir hayatında serbest dolaşırlar. Kendilerinin öldüğünü bilmezler.
Sanki yaşadıklarını zannederler. Sadece daha mükemmel bir hayat
yaşadıklarını bilirler. Peygamberimiz, Şehit ölüm acısını hissetmez. buyurur.
Kuran-ı Kerim de şehitlerin ölmediği bildirilir. Yani
kendilerinin öldüğünün farkında değillerdir. Mesela iki adam düşünün.
Rüyada çok güzel bir bahçede beraber bulunuyorlar. Biri rüya olduğunu
bilir. Diğeri ise rüya olduğunun farkında değil. Hangisi daha mükemmel
lezzet alır? Elbetteki rüya olduğunu bilmeyen. Rüya olduğunu bilen,
şimdi uyanırsam şu lezzet kaçacak diye düşünür. Diğeri ise tam ve
gerçek lezzet alır. İşte normal ölüler, öldüklerinin farkında olduğu
için lezzetleri eksiktir. Halbuki şehitler öldüklerini bilmediğinden
aldıkları lezzet tamdır. Kuranı Kerim de bu husus bildirilmiştir.Şu kimseler de şehid-i uhrevî(âhiret şehîdi) dir:
* Suda boğulanlar.
* Ateşte yananlar.
* Enkaz altında kalanlar.
* Veba gibi bulaşıcı bir hastalıktan ölenler.
* Sıtma gibi ateşli hastalıktan ölenler.
* İlim yolunda ölenler.
* Ciğer hastalıklarından ölenler.
* Doğum sırasında veya lohusa iken ölen kadınlar.
* Baş ağrısından ölenler.
* Karın ağrısından ölenler.
* Ailesinin nafakasını helâlinden kazanmak için çalışırken iş kazasından ölenler.
* Cuma gecesi ölenler.
* Gurbet ilde vefat edenler.
* Akrep, yılan sokması gibi sebeblerle vefat edenler...