Hep kötülüğü emreden, hayırda ve ibadette gözü olmayan nefistir. Her türlü günahı çekinmeden işler. İman ve akıl devreden çıkar. Sonunu ve ölümü asla düşünmez.
Nefsi emmare; kibir, hırs, şehvet, haset, gazap, cimrilik ve kin gibi kötü ahlakların kaynağıdır.
"Gerçekten nefis, daima kötülüğü emredicidir. Ancak Rabbimin merhamet ettiği müstesna.” (Yusuf; 53) ayet-i kerimesinin haber verdiği durumdadır. Acilen irşada ve ıslaha muhtaçtır. Vaktinde tevbe ile tedavi edilmezse;
"Hayır! Bilakis onların işlemekte oldukları (kötülükler) kalblerini kirletmiştir." (Mutaffifin; 14) akıbeti kaçınılmaz olur. Allah muhafaza.
NEFSİ LEVVAME:
Bu makam, tuttuğu yolun yanlışlığını anlayan, günah ve kusurlarının farkına varan, kendisini Allah-u Zülcelal'den uzaklaştıran nefis ve şeytanı kınamaya ve azarlamaya başlayan insanların makamıdır. Tamamıyla günahtan kurtulamamışlardır, ama nefis ile mücadele etmeye başlamışlardır. Düşmanı tanımak ve tehlikenin farkına varmaksa kurtuluşun ilk basamağıdır. Ama emniyetli bir makam değildir. Bir gün camide, bir gün meyhanededir. Bundan kişisel çaba ile kurtulmak zordur. Çaresi bir mürşid-i kamile bağlanmaktır.
NEFSİ MÜLHİME:
Levvame makamında, nefis ile başlattığı mücadelede galip çıkan insanların ulaştığı olgunluk mertebesidir. Çoğunlukla hakka ve hayra yönelmişlerdir. Ara sıra günah ve gaflete düşseler bile hemen farkına varıp tevbe ederler. Yaptığı ibadet ve taatten zevk alırlar ve sehven işlemiş olduğu günahlardan pişmanlık duyarlar ve tevbe ederler.
Allah-u Zülcelal kendisine ilim, tevazu, kanaat ve cömertlik gibi güzel hasletler ilham etmiştir. Bunun için o; sabır tahammül ve şükrün kaynağıdır.
NEFSİ MUTMAİNNE:
Tam bir iman olgunluğuna ve teslimiyet huzuruna ulaşılan makamdır. Emir ve nehiylerdeki hikmet ve hakikatleri kavramış ve kabullenmiştir. Şüphelerden, vesveselerden, şeytani hesap ve heveslerden kurtulmuştur. Bu makamda kibir; vakara , haset; gıptaya, düşmanlık; adalete, müsriflik; cömertliğe, riya; şükre dönüşmüş. Bütün kötü huy ve duygular hayra yönelmiştir.
Çünkü kötü sıfatlardan arınıp, kemalata erişerek huzur bulacak kadar kalbin nuru ile nurlanmıştır. Nefsi mutmainne iki makamdır.
a) Nefsi Radıye:
Allah'ın her türlü takdirine ve taksimine itirazsız razı olan, şeriatın her hükmüne severek katlanan kâmil insanların halidir. Zahiren şerli görünen ve zorlarına giden durumlarda bile gizli bir hayır ve hikmet sezerler. Kısacası bunlar Allah-u Zülcelal'den razıdırlar. Ara sıra hata işledikleri zaman hemen pişman olup tevbe ederler. Hatta bu hatalarını tamir etmek için öyle gayret ederler ki, şeytan o günahı işlettiğine pişman olur.
b)Nefsi Merdıyye:
Allah-u Zülcelal'in kendilerinden razı olduğu, hoşnut olduğu, hep kendi rızasına uygun işlerle meşgul ettiği, günahlardan ve dünyalık arzularından meyillerini kestiği; keramet, ihlas ve zikrin eseri kendisinde bulunan seçkin kullarının makamıdır.